Tesettür Nedir, Neden Gereklidir? İnanç, Kimlik ve Beden Üzerinde Kim Söz Sahibi?
İddialı bir yerden söyleyeyim: Tesettür sadece bir kıyafet tercihi değil; görünürlük, otorite ve beden politikaları etrafında dönen bir güç mücadelesidir. Bu yüzden “tesettür nedir, neden gereklidir?” sorusu, dolaptaki bir başörtüsünden çok daha fazlasını tartışmaya açar. İnançtan kültüre, ahlaktan ekonomiye uzanan geniş bir zeminde konuşmamız gerekiyor—ve evet, tartışmaya da hazır olalım.
—
Tesettür Nedir? Tanımın Ötesinde Bir Çerçeve
Tesettür, İslam geleneğinde mahremiyet, iffet ve tevazu idealleri etrafında şekillenen bir örtünme anlayışıdır. Fakat bunu sadece “bedeni kapatma” olarak görmek eksik kalır. Tesettür, niyet ile görünürlüğün, kişisel inanç ile kamusal normların kesiştiği bir alandır. Bir yanda ibadet ve içsel bağlılık, diğer yanda toplumun “makbul” kadın (ve daha az konuşulsa da erkek) inşası vardır. Soruyu keskinleştirelim: Niyet mi belirleyici, norm mu? Eğer niyet belirleyiciyse, zorlamanın tesettürle ilişkisi nedir?
—
Tesettür Neden Gereklidir? Dört Temel Gerekçe ve Eleştirel Değerlendirme
1) İnanç ve İbadet: Kişisel Yükümlülük mü, Toplumsal Talep mi?
Birçok kişi için tesettür, ilahî bir emre karşılık gelen ibadettir. Bu çerçevede tesettür, başkalarının denetimine kapalı, öznel bir sorumluluk olarak görülür.
Eleştirel soru: Kişisel bir ibadetse, “doğru/yanlış örtünme”nın ölçüsünü kim koyuyor? Dini bir pratik, toplumsal gözetimle birleştiğinde ibadetin ruhu zedelenmez mi?
2) Mahremiyet ve Güvenlik: Korumak mı, Sorumluluğu Kadına Yüklemek mi?
Mahremiyet vurgusu, tesettürü kimi anlatılarda “kadını koruyan” bir kalkan gibi sunar.
Eleştirel soru: İstenmeyen bakış ve tacize karşı çözüm, kadının görünürlüğünü azaltmak mı olmalı? Toplumsal şiddetin kaynağı kadınların kıyafetiymiş gibi konuşmak, failin sorumluluğunu hafifletmiyor mu?
3) Kimlik ve Aidiyet: Özgür Seçim mi, Sosyal Baskı mı?
Tesettür, birçok kadın için güçlü bir kimlik, dayanışma ve görünür inanç pratiği demektir. Bu, saygıyı hak eden bir özneleşme deneyimidir.
Eleştirel soru: Aynı güçlü kimlik, “açık” olanı değersizleştiren bir hiyerarşiye dönüşürse ne olacak? “Makbul kadın” idealinin kıstırdığı gri alanlarda, farklı seçimler nasıl meşru kalacak?
4) Ekonomi ve Moda: Tesettür Modası Bir Çelişki mi?
Tesettür, devasa bir “mütevazı moda” endüstrisine dönüştü; estetik, tüketim ve dindarlık birbirine dolandı.
Eleştirel soru: Gösterişten kaçınma ideali, sponsorluklar, reklamlar ve “trend” kodlarıyla nasıl yan yana duruyor? İbadet estetiği, tüketim estetiğine yeniliyor mu?
—
Kültürel Coğrafyalar: Zorunluluk, Yasak ve Gri Bölgeler
Farklı ülkelerde tesettüri düzenleyen yasalar, yasa/kıyafet ilişkisini keskinleştirir: Kimi yerde zorunluluk, kimi yerde yasak ile karşılaşırız. İki durumda da devlet, bedenin üzerinde söz sahibi olmaya yönelir.
Provokatif soru: Devletin kıyafet dayatması (zorunluluk ya da yasak) nereye kadar meşru? Dini bir pratiği hukukileştirmek, inancın samimiyetini gölgelemez mi?
—
Erkeklik, Bakış ve Çifte Standart
Tesettür tartışmalarının odağı çoğunlukla kadın bedenidir. Oysa iffet, ahlak, mahremiyet yalnızca kadınlara özgü kavramlar değildir.
Provokatif soru: “Erkekler için tesettür nerede başlar?” Bakışın terbiyesi, dilin sınırları, iktidarın kimde olduğu… Bütün bunlar konuşulmadan “kadının üstüne düşenler” listesi, çifte standardı kalınlaştırmaz mı?
—
Dijital Çağ: Görünmezlik mi, Küratörlü Görünürlük mü?
Sosyal medyada tesettür, bir yandan kişisel anlatıyı güçlendirirken bir yandan da performatif bir vitrinin parçasına dönüşebilir. “Mütevazı” görünüm, algoritmaların ödüllendirdiği bir estetik pakete bürünür.
Provokatif soru: Tevazu, “beğeni” ile ölçülürse, ölçü artık tevazu olur mu?
—
Sonuç: Seçim, Ajans ve Hesap Verilebilirlik
Tesettür nedir? İnanç, kimlik, mahremiyet ve siyaset arasında, kişisel ajansın test edildiği bir alan. Neden gereklidir? Kimi için ruhî bir bağlılık; kimi için toplumsal baskının aynası; kimi için de hem koruyan hem sınırlayan bir çerçeve.
Kritik ilke şu: Kıyafet, devletin sopası veya toplumun baskı aracı olamaz. Tesettürün değeri, ancak özgür seçimin, eşit yurttaşlığın ve güvenli kamusal alanın güvencesi altında anlamlıdır.
Tartışmayı Açan Sorular
– Tesettür sizce özgürleştirici bir seçim mi, yoksa görünmez kılınmanın kültürel bir formu mu?
– Devletin kıyafetle ilişkisi nereye kadar meşru? Zorunluluk ya da yasak, inancın doğasını bozar mı?
– “Erkekler için tesettür” tartışmasını açmadan kadınların kıyafetini konuşmak, adil mi?
– Tesettür modası, ibadetin ruhunu mu güçlendiriyor, yoksa tüketime mi teslim ediyor?
Sen de Söyle
Kendi deneyimlerini, çekincelerini, ikilemlerini paylaş. Hangi gerekçe sana ikna edici geliyor, hangisi seni rahatsız ediyor? Bu yazının amacı, tek bir hüküm vermek değil; özgür irade, karşılıklı saygı ve eleştirel düşünce için alan açmak. Çünkü gerçek cevaplar, çoğu zaman tartışmanın tam ortasında filizlenir.